İtalya’nın önemli ve köklü şehirlerinden Floransa turistlere çok fazla seçenek sunmaktadır. Şehir hemen her İtalyan şehrinde olduğu gibi yetenekli ve farklı İtalyan şefler tarafından çalıştırılan ve birbirinden lezzetli yemekler sunan restoranlara sahiptir. Bunun dışında şehirde sanat son derece önemlidir. Eski dönemlerden beri dünya çapında isim yapmış çok ünlü sanatçılar bu şehirde yaşamış ve sanatlarını icra etmişlerdir. Bu nedenler şehirde de gezilmesi gereken çok fazla yer bulunmaktadır.
Floransa Katedrali
Listede en başa gelmeyi hak eden yapı şüphesiz Floransa katedralidir çünkü yapı Floransa’nın en önemli simgesi haline gelmiştir. Yüksek bir yerden Floransa’ya bakan herkesin en net gördüğü ve şehrin siluetini oluşturan yapı bu yapıdır. Şehir manzaralarında etkileyici olduğu kadar yakından da çok etkileyici bir görünüme sahiptir. Katedralin inşasına 1296 yılında başlandı. İnşaat 1412 yılına kadar devam etmesine rağmen bu tarihte bile tamamlanmamış olmasına rağmen açılmıştır. Bu tarihe kadar yapının tamamlanması için 3 farklı mimar görev almıştır.
Katedralin dış cephesinde ana beyaz rengin üzerine yapılmış özellikle yeşil rengini andıran ancak kendine has bir renk ile yapılmış dekorasyon katedralin karakteristik görünümünü oluşturmaktadır. Bunun dışında yine dış cephede diğer Hristiyan ibadethanelerinde olduğu gibi dekor amaçlı melek figürlerine yer verilmiştir. Floransa şehir merkezinde bulunan yapı şehri ziyaret eden herkesin mutlaka görmesi gereken, şehrin en önemli yapısıdır.
Ponte Vecchio
Birçok görsel ve fotoğrafta Floransa’yı temsil eden bu köprü haliyle şehrin en önemli köprüsü haline gelmiştir. Şehrin iki toprak parçasını ayıran Arno Nehri üzerine inşa edilmiş köprü ziyaretçilerine güzel bir manzara sunarken iyi fotoğraflar çekme imkanı da tanımaktadır. Bunun yanında yine köprü üzerinde takı, mücevher, çanta gibi farklı turistik ürünler satan küçük dükkanlar ve stantlar bulunmaktadır. Köprü oldukça eski bir tarihe sahiptir ve 1117 yılında taşkın sırasında zarar gördüğü için yeniden onarılmıştır ve günümüze kadar farklı bakımlarla gelmeyi başarmıştır.
Floransa Michelangelo Tepesi
Şehir merkezinden Arno Nehrine doğru yürüyüp nehri geçtikten sonra hafif bir tırmanışa geçilen patikaların sonunda ziyaretçileri kesinlikle pişman etmeyen bir manzara bulunmaktadır. Bu manzara gören herkesi büyüler niteliktedir çünkü hemen tepenin aşağısından geçen Arno Nehri, nehir boyunca uzanmış evler ve yapılara ilaveten Floransa Katedrali’nin başrol oynadığı harika bir şehir manzarası herkesi karşılamaktadır.
Tepe hakim konumuyla şehir merkezine bu kadar yakın olan en yüksek tepedir. Rönesans etkilerinin ilk görülmeye başladığı şehirlerden olan Floransa’da adeta şehirdeki tüm yapılar ayrı birer sanat eserinin parçası gibi tasarlanmıştır ve bu nedenle şehir manzarası da son derece güzel görünmektedir. Tepeye şehir merkezinden yürüyerek 30 dakika gibi bir sürede ulaşmak mümkün, buna ek olarak araba ile de ulaşım sağlanabiliyor.
Davut Heykeli
Michelangelo’nun en önemli eserlerinden biri ve Rönesans döneminin de en önemli baş yapıtı kabul edilen Davut heykeli Floransa’da bulunmaktadır. Galleria dell’Accademia adlı müzede heykelin orijinali sergilenmektedir. Eserin bir kopyası da şehir merkezindeki meydanda bulunmaktadır ve bazı turistler bu heykeli orijinali ile karıştırmaktadır ancak orijinal esere zarar gelmemesi için açık havada bırakılmamakta ve galeride hem saklanmakta hem de ziyaretçilere sunulmaktadır. Heykel Davut’un Golyat’a saldırmaya karar verdiği anı betimlemektedir ve heykelde kullanılan insan ölçüleri mükemmel oranda yaratılmış bir insanı temsil etmektedir.
Vecchio Sarayı
13. Yüzyılda yapılmış ve aktif olarak kullanılmış olan bu saray oldukça görkemli bir yapı olarak ziyaretçilerin karşısına çıkmaktadır. Sarayın girişi şehir merkezindedir ve bahsi geçen replika Davut heykeli de yine bu meydanda sergilenmektedir. Meydandan takip ederek sarayın içine girmek mümkündür. Saray yapıldığı dönemin şartlarına en uygun şekilde olması için tasarlanmıştır ve bu özelliği sayesinde döneminin en korunaklı saraylarından birisi olarak inşa edilmiştir.
Sarayın dokusu ve yapısı bugün hala çok iyi derecede korunmaktadır. Öyle ki sarayın içini gezenler birçok bölüme zarar gelmediğini, yıpranmadığını ve yıkılmadığını görebilirler. Saray günümüzde hala daha Floransa’da devlet dairesi olarak kullanılmaktadır. Tabi ki şu an saray olarak bir kullanımı olmasa da sarayın Floransa yöneticilerinin devlet işlerini yürüttükleri, belediye binasına benzer bir kullanım şekli bulunmaktadır.